CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun, yenilgi sonrasında faturayı kestiği danışmanların da danışmanlarının olduğu ortaya çıktı.
Seçim yenilgisinin ardından koltuğu bırakmayan Kılıçdaroğlu’nun 80’i bulan “danışman ordusu” ile belirsizlik sürüyor. Seçim yenilgisinin ardından görevden alınan danışmanların “Kılıçdaroğlu’na yük olmaması” için görevden alındığı belirtiliyor.
Büyük kurultaya giden CHP’de danışma ekibini tasfiye eden Kılıçdaroğlu’nun bütün yaz boyunca sürecek olan kongrelerde kendisine yük olan isimlerden kurtulmak için bu adımı attığı ifade edildi. Başdanışmanlarını tasfiye eden Kılıçdaroğlu’nun danışman ekiplerinin de işine son verdiği öğrenildi. Bu adımla birlikte danışmanların da danışman ekiplerinin olduğu ortaya çıkmış oldu.
Kılıçdaroğlu’nun siyasi başdanışmanlığını yürüten Rasim Bölücek’in denetimindeki CHP’nin 14’üncü katında 15 kişilik danışman ekibi olduğu belirtildi. Bu 15 kişilik “danışmanın danışmanı” da görevden alındı. Bu katta danışmanlarla birlikte çalışan 80 büro elemanın yeni birimlerde görevlendirileceği iddia edildi. Bölücek dahil 15 danışman ve 80 büro elemanın çalıştığı bu yapılanmanın tasfiyesi de seçim başarısızlığına bağlandı.
Öte yandan örgütleri direkt genel başkanlık makamına bağlayan Kılıçdaroğlu, örgütlerden gelecek tepkilere karşı Örgütlerden Sorumlu Genel Başkan Başdanışmanı sıfatıyla Engin Özkoç’u getirmişti. Kılıçdaroğlu’na sadık bir isim olan Özkoç’un karşıt seslerin önünü alabileceği ifade ediliyor.
CHP’de Parti Meclisi ve Merkez Yürütme Kurulu’nu zamanla by-pass eden Kılıçdaroğlu, kritik kararlarını çoğu kez danışmanları ile birlikte aldı. 16 Nisan 2017 halkoylamasından bu yana parti içinde danışmanlar varlığını artırdı. Kılıçdaroğlu’nun Adalet Yürüyüşü ve 31 Mart 2019 Yerel Seçimlerindeki aday tercihi gibi CHP tarihinde kilometre taşı niteliğindeki olaylarda da danışmanları yanından eksik etmedi. 2010’da kaset komplosu ile genel başkanlık koltuğuna oturan Kılıçdaroğlu’nun parti içindeki gücünü ancak Şubat 2012’deki 17’nci Olağanüstü Kurultayı ile perçinledi. Bu kurultayda ön seçim zorunlu hale getirilerek örgütün milletvekili adaylarını belirleme gücü artarken, CHP Genel Sekreterliği’nin gücü budandı. Böylece Kılıçdaroğlu PM ve MYK karşısında bağımsız hareket imkanı kazandı. Danışmanlar da bu tarihten sonra parti içi karar alma süreçlerinde güçlendi.
Seçim yenilgisi sonrasında ‘değişim’ tartışmaları ile çalkalanan CHP’de, Grup Başkanı Özgür Özel yeni milletvekillerini yakın takibe aldı.
CHP’de yaşanacak liderlik kavgası öncesinde safları bir arada tutmak için yoğun çaba gösteren Genel Merkez, yeni vekillere özel önem gösteriyor. Yeni vekillerin parti içi muhalefet saflarına katılmasından çekinen Genel Merkez, haftalık grup toplantıları öncesinde düzenlenecek olan kapalı grup toplantılarında nabız yoklanmasını istedi. Kapalı grup toplantılarına başkanlık eden Özel’in yeni vekiller için ayrı bir parantez açtığını kaydeden kaynaklar, “Grup Başkanımız yeni vekillerinde oryantasyon sürecinin başında olduğu için alışma döneminde vekillerin hepsiyle tek tek ilgilenecek” dedi.
